Kick Boks, Boks, Muay Thai gibi herhangi bir savunma sporuna başlayıp ilk haftada burnu kırılan, ayağı sakatlanan, aldığı darbeden zarar gören birçok kişinin öyküsünü duymuşsunuzdur. Büyük bir istekle başladıkları spor macerası bir hafta süren bu insanların, heveslerini kırık bir burunla ya da sekerek yürürken bırakmalarının ardındaki en büyük neden sparring kavramının doğru olarak anlaşılmamasıdır.
Birçok insanın Kick Boxing’i ilk tercih etme nedeni, dünya şampiyonu olmak değil, sağlıklı bir yaşam için savunma sporu yapmaktır. Eğitmenin antrenman programını; dolayısıyla da sparringi ona göre yaptırması gerekir. Aksi durumda sparring, bir gelişim antrenman yöntemi olmaktan çıkıp; istenmeyen sonuçlara neden olan güç uygulamalarına dönüşecektir. Savunma sporlarının, toplumumuzdaki “Eğer yaparsam kesin bir tarafım kırılır.” inancı veya “Yüzüme bir şey olur.” endişesi bundan kaynaklanmaktadır. Oysa bu sporlarda yaşanan sakatlıkların oranı futbolda yaşananların 1/6 sı kadardır. Bilinçli ve amaca uygun programlarla çalışıldıkça her savunma sporu sağlıkla ve güvenle yapılabilir.
Sparring Nedir?
Sparring için en uygun Türkçe karşılık antrenman maçı olabilir. Sporcuların tekniklerini geliştirmek için yaptıkları karşılıklı bir çalışmadır. Dövüş anlamına gelen “fighting” ile karıştırılmamalıdır. Dövüşürken, asıl amaç karşı tarafı yenmek veya etkisiz hale getirmektir. Oysa sparring yaparkenki amaç iki tarafın “birbirini” teknik ve taktik olarak geliştirmesidir. Bu çalışmada çok sert bir darbe almak (nakavt olmak/etmek) tarafların teknik olarak gelişmesine katkıda bulunmaz. Daha sağlıklı ve güvenli şekilde yapmak ve en iyi verimi almak için bu nedenle 1998’den beri AD KICKBOXING eğitim sisteminde ancak ilk seviyenin sonunda doğru tekniği ve kontrolü sağladıktan sonra sparring çalışmalarına başlıyoruz. Aşağıdaki vereceğimiz kurallarla sparringi zihinsel ve bedensel bir satranç oyunu haline getirip; zarar görme endişesi olmadan keyifle yapabilirsiniz.
Neden Sparring Yapmalı?
Kick Boxing’e ilk başlanıldığında yapılan antrenmanlar çoğunlukla ip atlama, stretching, darbe yastığı, torba çalışması gibi kondisyon ve teknik çalışmaları içerir. Zamanla savunma teknikleri öğrenildikçe sparringe ayrılan süre de artmaya başlar. Çünkü sürekli kum torbası veya darbe yastıklarıyla çalışmanız gücünüzü ve tekniğinizi arttırsa da uygulamada sizi geliştirmez. Bunlar sizin hamlelerinize cevap veremez. Oysa sparringde atak yaparken aynı zamanda savunmanızı da geliştirirsiniz ve tüm bu teknikleri etkili bir şekilde uygulamayı öğrenirsiniz. Sparring, sokakta olası bir tehlike karşısında hayatta kalma becerisi sağlayan her savunma sporunda önemli bir yer tutar. Bundan dolayı sparring kavramı tam olarak anlaşılmalı ve ona göre yapılmalıdır. Özellikle eğitmenler bu konuda deneyimli ve sistemli olmalıdırlar.
Sparring Kuralları
- Spordaki sakatlıkların %75’i eksik veya yetersiz ekipman kullanımından kaynaklanmaktadır. Yaptığınız sparringin türüne göre gerekli ekipmanları (dişlik, bandaj, eldiven, kask, kaval koruyucu) kullanın.
- Teknik ve taktik çalışın.
- Tüm güçle yapmayın. (İlk zamanlar için %25 güç) Dünyanın tüm profesyonel dövüşçüleri de aynı şekilde çalışıyor. Çünkü aldığınız sert bir darbe size hem dayanıklılık sağlamaz hem de bir sonraki antrenmandan edebilir.
- Sparring zarar vermemelidir. Zarar görme endişesi taşıyorsanız durun ve karşınızdakiyle iletişim kurarak güç oranını düşürün.
- Amacınız karşı tarafı nakavt etmek veya yenmek olmasın.
- Hep aynı şeyleri yapmayın. Farklı teknikleri uygulamayı geliştireceğiniz güvenli alan bu alandır. Örneğin gövdeye bir vuruşun veya döner tekmenizin zamanlamasını geliştirmek istiyorsanız sparringde güvenle deneyebilirsiniz.
- İyi olmadığınız yönlerinizi geliştirmek için mutlaka bol tekrar yapın.
- Farklı stratejiler deneyin.
- Farklı özellikte kişilerle de çalışın.
- Enerjinizi kontrollü kullanın.
- Acele etmeyin. Hızlı olmak, acele etmek değildir.
- Rakibinizi tanımaya çalışın.
- Açıklara odaklanın.
- Nefes almayı unutmayın.
- Kendinizi sıkmayın.
- Gelişim bir süreç gerektirir; en çok başarısızlıklarımızdan öğreniriz. Umutsuzluğa kapılmayın.
Hayatınıza hareket katın.